Namaz nedir?


İslam’ın beş şartından biri olarak yerine getirilmesi gereken bir ibadet türü olarak bilinir. Kuran okumakla ilgili bir tapınmadır.  Kuran, yere kapanarak, yani secde ederek  okunmalıdır. Bunun gerekliliği, İnşikak suresinin 21. ayetinde de belirtilir.

İnşikak
20. Böyleyken onlar acaba neden iman etmezler?
21. Onlar kendilerine Kur'an okununca secde de etmezler.

Dua ederken yere kapanmak her ne kadar Müslümanlara özgü bir ibadet türü olarak kabul edilirse de, Namazın İslamiyet öncesinden gelen bir ibadet şekli olduğu ve Maamadot adlı bir Yahudi topluluğu  tarafından tatbik edildiği bilinir.  Bunların sabah namazlarına Şaharit, öğle namazlarına Musaf, İkindi namazına Minha, ve akşam üzeri Havra kapanmadan önce sadece dua olarak yaptıkları ibadete, Neilat Şerarim, akşam yatmadan önce evde kıldıkları namaza da Maariv denirdi. Görüldüğü gibi, Neilat Şerarim’i de sayarsak,  bu namazlar günde beş vakittir. Sonraları, Şaharit ve Minha devam etmiş, Musaf ise sadece Şabbat günlerinde, Neilat Şerarim ise Kefaret Bayramında kılınmıştır.
Ayrıca, Kuran’a baktığımızda, zaten ayetlerdeki ifadeler de, İslam öncesi  namaz kılındığını kanıtlar.

Ali İmran / 39. Zekeriyya mâbedde durmuş namaz kılarken melekler ona şöyle nida ettiler: Allah sana, kendisi tarafından gelen bir Kelime'yi tasdik edici, efendi, iffetli ve sâlihlerden bir peygamber olarak Yahya'yı müjdeler.

İbrahim / 35. Hatırla ki İbrahim şöyle demişti: "Rabbim! Bu şehri (Mekke'yi) emniyetli kıl, beni ve oğullarımı putlara tapmaktan uzak tut!"
36. "Çünkü, onlar (putlar), insanlardan birçoğunun sapmasına sebep oldular, Rabbim. Şimdi kim bana uyarsa o bendendir. Kim de bana karşı gelirse, artık sen gerçekten çok bağışlayan, pek esirgeyensin."
37. "Ey Rabbimiz! Ey sahibimiz! Namazı dosdoğru kılmaları için ben, neslimden bir kısmını senin Beyt-i Harem'inin (Kâbe'nin) yanında, ziraat yapılmayan bir vâdiye yerleştirdim. Artık sen de insanlardan bir kısmının gönüllerini onlara meyledici kıl ve meyvelerden bunlara rızık ver! Umulur ki bu nimetlere şükrederler."

Meryem / 29. Bunun üzerine Meryem çocuğu gösterdi. "Biz, dediler, beşikteki bir sabî ile nasıl konuşuruz?"
30. Çocuk şöyle dedi: "Ben, Allah'ın kuluyum. O, bana Kitab'ı verdi ve beni peygamber yaptı."
31. "Nerede olursam olayım, O beni mübarek kıldı; yaşadığım sürece bana namazı ve zekâtı emretti."

İslamiyetten önce var olduğu bilinen bir diğer namaz da bugün Cuma namazı olarak bilinen Arube’dir. Yahudi topluluklarında da, namazın Minyan adı verilen cemaatle kılınmasına önem verilirdi. Minyan’ın en az 10 kişi olması gerekirdi.

Bugün bu bilgiler ışığında İslam’daki namazın nereden geldiğini anlamak  mümkündür. Ancak, daha da öncesine bakılacak olursa, namazın hareketlerinden biri olan secde'nin, Eski Mısır'da, yarı Tanrı olarak kabul edilen  Firavun önünde, ona saygısını göstermek için yere kapanan kölelerin hareketleri ile çok büyük bir benzerlik taşıdığı görülür. Namaz da, aynı şekilde,  hernekadar duasal yaklaşımları içermekle birlikte, şekil üzerinde, peygamber tarafından tayin edilmiş bir istikamete doğru yatıp kalkarak, sanki Firavun konuma yerleştirilmiş, Allah'ın huzurunda ona gösterilen bir saygıdır.